TEKİRDAĞ SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRÜ FATMA DERYA ALAN'DAN SOSYAL GÜVENLİK HAFTASI MESAJI
Sosyal Güvenlik; gelir düzeylerine bakılmaksızın sosyal ve ekonomik riskler karşısında toplumdaki tüm bireyleri güvence altına alan bir sistemdir. Ülkemizde sistem daha önce SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı olmak üzere üç kurum aracılığıyla yürütülmekteyken 2006 yılında gerçekleştirilen “Sosyal Güvenlik Reformu” ile tek çatı altında Sosyal Güvenlik Kurumu olarak birleştirilmiştir.
Üç ayrı Kurumla sunulan ve sigortalıların çalıştıkları statüler itibariyle ayrı emeklilik ve sağlık sistemlerine tabi olduğu, bazı kesimlerin sağlık sigortasından hiç yararlanamadığı bir sosyal güvenlik sisteminden sosyal güvenlik reformu sayesinde tek çatı altında birleşen ve ülkemizde yaşayan tüm insanların genel sağlık sigortası kapsamına alındığı bir sisteme geçilmiştir.
Sosyal güvenlik kavramının toplum tarafından içselleştirilmesi, vatandaşların sistemle ilgili hangi haklara sahip olduğunu ve bu hakları ede etmek için ne gibi yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini kısaca sosyal güvenlik bilinci oluşturmak ve yaygınlaştırmak adına Sosyal Güvenlik Reformunun 14. yılını kutlarken Sosyal Güvenlik Haftasının içinde bulunduğumuz bu dönemde özellikle pandemi dönemindeki uygulamalarla önemini daha iyi anladığımız Genel Sağlık Sigortası uygulamasını anlatmaya çalışıyoruz.
Genel Sağlık Sigortası, kamu açısından yürütülmesi en zor hizmetlerinin başında gelmektedir. Çünkü toplumda geliri olsun olmasın tüm vatandaşların sosyal devlet anlayışı içerisinde sağlık açısından ihtiyaçlarına cevap vermek hem ekonomik hem de idari açıdan büyük bir organizasyon yeterliliği istemektedir. Sosyal güvenlik reformu kapsamında hayata geçirilen Genel Sağlık Sigortası sayesinde ülke nüfusunun tamamı devlet güvencesi ile sağlık sigortası kapsamına alınmış ve sağlıktan faydalanma imkânına kavuşmuştur. Eski haliyle vatandaşlar yalnızca mensubu oldukları Kurum aracılığıyla sağlıktan faydalanabilmekte ve bu şekliyle de herhangi bir kuruma mensup değillerse sağlık hizmetlerinden faydalanamamaktaydılar. Reform sayesinde ise çalışsın veya çalışmasın herkes belirli şartlar altında bu sistemden faydalanabilmektedir.
1/1/2012 tarihinde kapsam dışı olarak adlandırılan banka sandıkları mensupları hükümlü tutuklular, yurt dışından sağlık hizmeti alma hakkı olanlar dediğimiz kesim hariç olmak üzere Türkiye’de ikamet eden herkes genel sağlık sigortası kapsamındadır. Sigortalı çalışan, kendi nam ve hesabına çalışan, devlet memuru olan, isteğe bağlı sigortalı olan, Kurumdan aylık ve gelir alan, 65 yaş aylığı alan, şeref aylığı alan, stajyer avukatlar, işsizlik ve kısa çalışma ödeneği alan herkes genel sağlık sigortası kapsamına girmekle beraber bu kişilerin yanı sıra, herhangi bir kapsamda olmayan ya da sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamında olmayan yani işsiz, Kurumdan gelir ya da aylık almayan ya da bakmakla yükümlü olunan olmayan kişilerde genel sağlık sigortası kapsamındadır.
Herhangi bir kapsamda sosyal güvencesi olmayan vatandaşların prim ödeyip ödeyemeyeceklerini; ödeyeceklerse ne kadar prim ödeyeceğini belirleyen işlem gelir testidir. Bu kapsamdaki vatandaşlarımız genel sağlık sigortalısı oldukları tarihten itibaren ikametlerinin bulunduğu yerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat etmeleri.gerekmektedir.
Yapılan gelir testi sonucunda sadece geliri brüt asgari ücretin üçte birinin üzerinde olan kişilerin ödemesi gereken prim tutarı 2020 yılı için 88,29 TL’dir. Bu miktarlı bir prim ödemesi dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmamakta ve bu açıdan dünyada ülkelerin sosyal güvenlik sistemleri için örnek aldıkları yegane bir uygulama olarak görülmektedir.
Aralık ayından bu yana dünyayı derinden etkileyen, adeta günlük yaşamı durma noktasına getiren “COVID-19” pandemi sürecinde Dünyanın önde gelen ülkeleri bile sağlık hizmetlerinin sunulması bakımından ciddi zorluklarla karşılaşıp sağlık sistemlerini yürütemez duruma gelirken, sağlam temeller üzerine inşa edilen genel sağlık sigortası sistemimiz ve Devletimizin yerinde uygulamaları sayesinde ülkemiz Dünyaya örnek teşkil edecek bir başarıya imza atmıştır. Bu süreçte, temel hak ve hürriyetlerden olan sosyal güvenlik hakkının tüm vatandaşlarımız için hızlı, kesintisiz ve etkin bir şekilde sunulması pandemi ile mücadelede önemli rol oynamıştır.
Bunun yanı sıra hâlihazırda Kurumumuzca geri ödemesi yapılan ilaç sayısı 9.000’e yaklaşmıştır. Genel sağlık sigortasının kapsamı ve geri ödemesi yapılan ilaç yelpazesinin genişliği özellikle pandemi döneminde, bu alanda yapılan yatırımın yerindeliğini teyit etmektedir.
Kurumumuz ve Tekirdağ Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü olarak pandemi sürecinde de tüm Merkez Müdürlükleri ile birlikte vatandaşlarımıza kesintisiz hizmet vermeye devam ettik ve etmeye devam ediyoruz. Bu zor dönemde fedakar biçimde görevini yapmakta olan tüm Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının ve vatandaşlarımızın Sosyal Güvenlik Haftasını kutluyor, sağlıklı ve esenlikli dolu günler diliyorum.
Okunma Sayısı : 1005