Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikal 
edişinin 80. yılında kendisini her zamankinden büyük bir özlemle ve 
minnetle anıyoruz.

Köhnemiş, ilkel ve emperyalizme teslim olmuş bir padişahlık devletinin 
küllerinden bağımsız, çağdaş ve tüm dünyanın saygınlığını kazanan bir 
ülke kurabilmek dünya üzerinde yapılabilecek en zor ve en büyük işlerden 
biridir. İşte bu yüzden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başarılarla süslediği 
ömrünü bu güzel ülkeyi bizlere armağan ederek taçlandırmış büyük bir 
önderdir.

Bugüne kadar 10 Kasım’ları çokça kez Atatürk’ün hayatını yitirmiş 
olmasını hüzünle anarak geçirdik. Oysa 10 Kasım’ları onun bizlere 
bırakmış olduğu köklü mirası düşünerek geçirmek, bizlere emanet ettiği 
ülke için çok daha yararlı olur…

Bazı sonlar, sonsuz bir mirasın başlangıcıdır. Atatürk’ün bedenen 
aramızdan ayrıldığı gün, sonsuza kadar bu ülkede fikirlerinin 
yankılanacağının da başladığı gündür. Nesilden nesle uzanan ve dinmeyen 
Mustafa Kemal bilinci işte böylesi bir mirasın ürünüdür.

Bugün, her zamankinden daha gür bir sesle söylemek gerekirse: Evet, bu 
miras bizim, bize ait. Ve aklın, bilimin, insanlığın en yüce 
değerlerinin aktarıldığı bu mirasa sonsuza kadar sahip çıkacağız.

Bu duygu ve düşüncelerle ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü 
ebediyete intikal edişinin 80. yılında derin sevgi ve sadakat 
duygularıyla anıyorum. Tüm vatandaşlarımızı ev ve işyerlerine Atatürk'lü 
bayraklarını asmaya, bu büyük mirasa sahip çıkmaya ve 10 Kasım'da saat 
09.05'te Atatürk Anıtı önünde buluşarak Ata'mızı anmaya davet ediyorum.