Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Meclis başkanlığına sunulan “çoklu baro düzenlemesi” hakkında açıklamada bulundu

“Adaletten yana taraf olmayan AKP, adaleti topyekûn ‘taraf’ yapmak istiyor”

“Tekeline alamadıkları hukuk sistemini, baroları bölerek tekeline almaya çalışıyorlar”

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Meclis başkanlığına sunulan “çoklu baro düzenlemesi” hakkında açıklamada bulundu. Uysal, açıklamasında “Tekeline alamadıkları hukuk sistemini, baroları bölerek tekeline almaya çalışıyorlar” diye konuştu.

AKP’nin adaleti taraf yapmak istediğine vurgu yapan Genel Başkan Uysal, yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:

“Tekeline alamadığı hukuk sistemini,

baroları bölerek tekeline almak istiyorlar”

“İktidar, 18 yıldır teamül haline getirdiği üzere “böl parçala yönet” stratejisi ile, ya yeni ve mevcuda ikame kurumlar ihdas ederek ya da var olanı parçalayarak “hakim” olma anlayışını bir kez daha sergilemektedir.

Adaletten taraf olmayan AKP İktidarı, atama kudreti ile yüksek yargıyı ve iddia makamını tasnif ederek tam manasıyla tekeline alamadığı hukuk sistemini, baroları bölerek tekeline almak istemektedir.

“Yanlışlarını savunacak bir makam arıyorlar”

İktidarın çoğunlukçu anlayışı burada da ayan beyan gün yüzüne çıkmıştır. Amaç, baroları bölüp ellerindeki her türlü yetkiyi sopa gibi kullanarak kendilerine yakın barolar ihdas etmek, “çok”a sahip olarak haklı/güçlü olmaktır. İlgili düzenleme, karşıtlıktan beslenen bir anlayışa katık olacaktır.

Ekranlarda her gün sıkça gördüğümüz, “haktan değil güçten taraf” olan ve maalesef “hukukçu kimliğine matuf” kimselerle içtihatları, hukuk bilimini, teamülleri alt üst eden iktidar, yanlışlarını savunacak bir “savunma makamı” örgütlenmesine ihtiyaç duyuyor.

Savunma makamı üyelerini temsil eden kimi yapıların desteği yetmemiş, iktidarı doyurmamış olacak ki kendilerini alkışlayacak yeni bir organizasyonu kurma gayretine girişmişlerdir.

“Toplumsal kutuplaşmada yeni bir fasıla”

Kamuda idari konularda dahi siyasal karar veren bir sistemi inşa eden AKP anlayışı şimdi barolara verilmesini planladıkları sıfatlarla toplumsal kutuplaşmada yeni bir fasıla açacaktır.

Acı ile yıllardır, savunma makamı mensuplarının kılığı, kıyafeti ya da memleketinden siyasal mesaj ve aidiyet çıkararak tasarrufta bulunan hakimler, yargı mensupları gördük. Tarafsız ve bağımsız olması gerekirken siyasal aidiyetleri üzere karar veren yargı örgütlenmesinin, mevcut “siyasal kamp”ları kurumsallaştıracak bu düzenleme ile taraflıkları körüklenecektir.

Adalet sisteminin temel yarası haline gelmiş HSK yapısı ile yargı üzerinde tahakküm oluşturmuş iktidarın bu teklifinin geçmesi halinde; iktidarın siyasi saiklerle atadığı bir yargı mensubu, bir dosyaya bakmaya başlamadan önce –belki- savunma makamının, avukatın hangi baroya mensup olduğuna yani siyasi görüşüne, iltisakına bakacak, “bizden değil” diyerek hukuka göre değil zanna göre karar verebilecektir.

“Çözüm sürecinin de kimlere yaradığını gördük”

 

Dahası, “bana yarar” diye düşünerek getirilen bu teklif ile kimi baroların etnik, bölücü bir kimliğe kavuşacaklarını unutmamak gerekir. Nitekim AKP’nin bugüne dek “bana yarar” çıkarımı ile yaptığı düzenlemelerin, örneğin “Çözüm Süreci”nde kimlere yaradığı ya da 2010 referandumu ile yaptıklarının kimin yararına olduğuna milletçe bedel ödeyerek tanık olduk.

Baroları bölerek “benim barom” demelerine sebep olacak düzenleme bir düzen getirmekten öte; düzensizliği, tarafgirliği, kutuplaşmayı getirecektir.

Yapılan araştırmalar, birçok ülkenin aksine ülkemizde kişilerin fotoğraflarına bakarak hangi siyasi görüşten olduklarına dair değerlendirmelerin doğruluk oranının yüzde 70’ler seviyesinde olduğunu göstermektedir.

“Kişiler siyasi görüşlerine göre tasnif ediliyor”

AKP iktidarında kişilerin, eğitimden başlayarak, siyasi görüşlerine göre tasnif edildiği bir gerçektir. Hangi okuldan mezun olduğunuz, hangi vakıf üniversitesinden diploma aldığınız, sosyal sorumluluk alanında dahi hangi STK’larda gönüllü olarak bulunduğunuz bu iktidar döneminde bir “fişleme” aracı haline gelmiştir.

Bu düzenleme ile hukuk sisteminde de yeni bir “fişleme” yöntemi kurgulanmaktadır.

 “Çoklu baro” adı verilen açıkça “çok”u elde etmek gayesi ile de tasarlanmış bu teklif, aksak hukuk sistemimize onmaz darbeler vuracaktır.

“İlgili düzenleme derhal geri çekilmelidir”

Buradan hareketle Demokrat Parti olarak ilgili düzenlemenin derhal geri çekilmesini, ayrıca anayasal haklarını kullanarak başkentlerine girmek isterken dövülen savunma makamı mensuplarının bir de bu şekilde dövülmesinin ve toplumsal huzurun çiğnenmesinin önüne geçilmesini talep ediyoruz.

Vesilesiyle başta AKP Genel Başkanı olmak üzere iktidar mensuplarına Gandi’nin bir öğüdünü de hatırlatıyoruz;

“Haksızlığa sapıp bütün insanlar seni takip edeceğine adaletle hareket edip tek başına kal daha iyi.”

Yayınlanma Tarihi : 2020-7-4 15:11:16
Okunma Sayısı : 770
oıo