CHP’Lİ YÜCEER ÇORLU TREN KATLİAMI HAKKINDA KONUŞTU: ADALETİN KÜÇÜLDÜĞÜ ÜLKELERDE BÜYÜK ARTIK SUÇLULARDIR

“SORUMLULAR DEĞİL, AİLELER, GAZETECİLER, MİLLETİN VEKİLLERİ YARGILANIYOR”

“ÇORLU, ÜÇ YILDA TREN FACİASINDAN HUKUK FACİASINA DÖNÜŞMÜŞTÜR”

CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, 8 Temmuz 2018’de Tekirdağ Çorlu’da 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği Çorlu Tren Katliamı hakkında Meclis Genel Kurulu’nda söz aldı. Katliamın yıl dönümünde konuşan Dr. Yüceer, “Bu bir katliamdır çünkü ağır ihmaller zinciri sonucu gerçekleşmiş bu olay kaza olarak değerlendirilemez. Olayla ilgili tek bir kişi siyasi sorumluluğu üstlenmedi. Tek bir demiryolları yöneticisi hâkim karşısına çıkarılmadı ama o günden bugüne o acılı aileler, avukatları, o mücadeleye destek veren milletin vekilleri, davayı izleyen gazeteciler yargılanıyorlar. İhmaller zinciri sürüp giderken, olay bir tren faciasından hukuk faciasına dönüşmüştür. Adaletin küçüldüğü ülkelerde büyük artık suçlulardır. Ve Maalesef Çorlu Tren Katliamı davası bunun bir örneği olarak tarihi geçecektir. Göz göre göre gelen ölümler var ama adalet 3 yıl oldu hala gelmedi” diye konuştu.

CHP PM Üyesi ve Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, 8 Temmuz 2018 yılında Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi mevkiinde meydana gelen yedisi çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği 318 kişinin yaralandığı Çorlu Tren Katliamı’nı Meclis gündemine taşıdı. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nde gündem dışı söz alarak konuşan Yüceer, “Büyük ihmaller zinciriyle göz göre göre ölüme gönderilen 25 canımızı rahmetle anıyorum. Allah rahmet eylesin, ruhları şad, mekanları cennet olsun” dedi.

“İKTİDAR YANDAŞLIĞI, LİYAKATİN VE TECRÜBENİN ÖNÜNE GEÇİRİLMİŞTİR”

Tekirdağ Çorlu’da gerçekleşen faciaya neden kaza değil de katliam dediklerini, cinayet dediklerini açıklayan Dr. Yüceer, “Bu bir katliamdır çünkü ağır ihmaller zinciri sonucu gerçekleşmiş bu olay kaza olarak değerlendirilemez. Katliamdır çünkü demiryolları altyapısı, bakım, onarım yenileme çalışmaları teknik gereklerine uygun olarak yapılmamıştır. Katliamdır çünkü 151 yıl önce yapılan, hizmet ömrünü tamamlamış menfezin bakımları ihmal edilmiş, istinat duvarı yapılmamıştır. Dolgu ve travers malzemeleri mühendislik standartlarını uygun yapılmamıştır. Katliamdır çünkü gerekli sayıda yol ve geçit memuru çalıştırılmamış, yol bekçiliği gibi kritik bir görevin yerini tutacak yol denetim mekanizması oluşturulmadan maliyet gibi bir gerekçeyle yol bekçiliği kaldırılmıştır. Katliamdır çünkü, iktidar yandaşlığı, liyakatin ve tecrübenin önüne geçirilmiştir. Yol bakım birimlerinde memur olacak standartlara bile sahip olmayan insanlar görevlendirmeyle buralarda müdür olarak çalıştırılmıştır. Demiryollarının tüm birikimi maalesef tasfiye edilerek bakım onarım ve yapım işlemleri ehil olmayan insanlara verilmiştir. Katliamdır çünkü daha altyapısı, sinyalizasyon sistemi olmadan bu hatlar siyasi şov uğruna seçim öncesi açılmıştır” dedi.

“ÇORLU, ÜÇ YILDA TREN FACİASINDAN HUKUK FACİASINA DÖNÜŞMÜŞTÜR”

İhmaller zinciri sürüp giderken, olayın üç yıl içerisinde bir tren faciasının bir hukuk faciasına dönüştüğünü belirten Dr. Yüceer, “Faciaya saatler içinde getirilen yayın yasağı ve üzerinden 24 saat geçmeden sanki bir şey olmamış gibi, insanlar ölmemiş gibi saraydaki kutlamalarla başlayan süreç suçu yağmurun üstüne, sorumluluğun sadece en alt birimdeki dört personelin üzerine yıkılmasıyla devam etti. Kimse özür dilemedi, kimse istifa etmedi, kimse hesap vermedi, sorumluluk üstlenmedi. Yağmurdandı denildi ve geçildi. 90 yaşındaki Suud Kral için yas Çorlu’daki canlarımız için çok görüldü” diye konuştu.

“SANIK SANDALYESİNDE OTURMASI GEREKENLER TERFİ ETTİRİLDİ”

Şaibeli bilirkişi raporlarıyla sorumluların dava kapsamı dışında tutulduğuna değinen Dr. Yüceer, “Jeoloji Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Meteoroloji Mühendisleri Odası ve uzmanların bu konuda görüş ve değerlendirmeleri göz ardı edildi. Şaibeli bilirkişi raporuyla sorumlular dava kapsamı dışında tutuldu. Sanık sandalyesinde oturması gerekenler terfi ettirildi. Yöneticiler, bürokratlar korunup kollandı ve gerçeklerin üzeri örtülmeye çalışıldı” dedi.

“ÇORLU TREN KATLİAMI, DÜNYA DEMİRYOLLARI TARİHİNE GEÇECEK BİR UTANÇ FOTOĞRAFIDIR”

Dr. Candan Yüceer, Çorlu Tren Katliamı’nın gerçekleştiği yerdeki menfezin fotoğrafını göstererek sözlerini şöyle sürdürdü

“Bakın bu dünya demiryolları tarihine geçecek utancın fotoğrafıdır. Bu büyük bir utanç. Ama ne ortada utanan var ne de hesap veren var. Dünya demiryolları tarihine geçecek kadar büyük bir faciada duruşma ancak bir yıl sonra yapılabildi. Bir yıldır adaleti bekleyen aileler avukatlarıyla beraber darp edildi. Mahkeme kapısı ailelerin, bizlerin, duruşmayı izleyenlerin üzerine kilitlendi. Yetmedi kapı zorlanarak açıldı ama bir yıl boyunca adaleti bekleyen ailelerin adalet arayışı sonuçsuz kaldı. Tek bir kişi siyasi sorumluluğu üstlenmedi. Tek bir demiryolları yöneticisi hâkim karşısına çıkarılmadı ama o günden bugüne o acılı aileler, avukatları, o mücadeleye destek veren milletin vekilleri, davayı izleyen gazeteciler yargılanıyorlar. Bizler bu vicdansızlığı adaletsizliği paylaştık diye bununla ilgili bir tweet paylaşımı yaptık diye benim hakkımda fezleke gönderiliyor. Ama verdiğimiz suç duyuruları takipsizlikle sonuçlanıyor. Neresinden bakarsanız bakın burada gerçekten yaşanan skandallar zinciri var.

“ÖLÜMLER GÖZ GÖRE GÖRE GELDİ, 3 YIL OLDU ADALET GELMEDİ”

Burada tam bir vicdansızlık, hukuksuzluk var. Adaletin küçüldüğü ülkelerde büyük artık suçlulardır. Ve Maalesef Çorlu Tren Katliamı davası bunun bir örneği olarak tarihi geçecektir. Göz göre göre gelen ölümler var ama adalet 3 yıl oldu hala gelmedi. Yeni bilirkişi raporu son duruşmada sunuldu. O raporda bilirkişi tek tek bütün ihmalleri sıralıyor. Diyor ki; var olan menfezlerde yeni bir facia olabilir, önlem alın diyor. Bunu diyen bilirkişi raporu.

“ACILAR KÜLLENSİN, AİLELER SİNSİN İSTİYORSUNUZ. İZİN VERMEYECEĞİZ”

Dava sürecini uzatarak acılar küllensin istiyorsunuz. Hesap soran aileleri yargı sopasıyla sindirmek istiyorsunuz. Buna izin vermeyeceğiz. Çorlu Tren Katliamı’nı unutmayacağız, unutturmayacağız. Beren’in, Ömer’in, Oğuz Arda’nın, Gülce’nin hayatını çalanlardan, Sena’yı Bihter’i hayatının baharında ölüme götürenlerden er ya da geç hesap soracağız. Her şeyin ayan beyan olduğu yerde bile biz adalet dağıtamıyorsak vay halimize. Güneş balçıkla sıvanmaz. Her şey, sorumluluğunuz apaçık ortada ve bu vebal sizlerin boyunlarınızdadır.  

Yayınlanma Tarihi : 2021-7-9 01:22:49
Okunma Sayısı : 723
oıo