Göçün Acısında Birleşen Gönüller Fotoğraf Sergisi İskeçe’de Soydaşların Yoğun Katılımıyla Gerçekleştirildi

 Ankara’da yaşayan Trakyalıların bir araya gelerek oluşturduğu Trakyalılar Vakfı tarafından, Balkan göçlerinin anlatıldığı Göçün Acısında Birleşen Gönüller Fotoğraf Sergisi, İskeçe Türk Birliği işbirliğiyle gerçekleştirdi.

Trakyalılar Vakfı Başkanı Gökhan Özgöç ile birlikte Başkan Yardımcısı Naci Erol, Genel Sekreter İbrahim Canbolet ve Basın ve Halkla İlişkiler Direktörü Rabia Onur Cansız’ın vakıf adına katıldığı sergiye Türkiye Cumhuriyeti Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu ve eşleri, İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete, İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu, Gümülcine Belediyesi Meclis Üyesi Sibel Mustafaoğlu, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği Başkanı Hüseyin Baltacı’nın yanı sıra Batı Trakya’da yaşayan çok sayıda soydaşımız katıldı.

“…Türk tarihi aynı zamanda göç tarihidir…”

Yaptığı konuşmada Trakyalılar Vakfına anlamlı sergi için teşekkür eden İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu, “Türk tarihi aynı zamanda göç tarihidir. Bazen yeni vatanlar edinmek için göç, bazen de Anavatan’a kaçabilmek ve hayatta kalabilmek için göç ve bazen de ekonomik nedenlerle göç. Türklerin tarihinde göç ayrılmaz bir şekilde yer almıştır. Sergide konu edilen ise daha çok Balkanlar’dan yapılan Türk göçleri. 1700’lü yılların sonlarına doğru Karlofça Anlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu’nun toprak kaybıyla başlayan Balkanlar’daki Türk göçü, 1. Balkan, 2. Balkan, 1. Dünya Savaşları esnasında devam ettiği gibi başka dönemlerde de devam etti ve hala devam ediyor. 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması döneminde nüfusumuz 120.000 idi bugün de aynı. Bizim Batı Trakya Türklerinin Azınlık olarak kaldıktan sonraki göçü de biraz göçe zorlama, asimilasyon politikası, ekonomik ayrımcılık sebebiyle %90 oranında Anavatan Türkiye’ye yapılan göç. Göçün son dönemde farklı bir şekline de şahit oluyoruz. Suriye savaşı var. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti bu acıları dindirmek için çabalar sarf ediyor. Bir anlamda Anavatan Türkiye’nin kaderi de bir anlamda bu.” Cümleleriyle sözlerini tamamladı.

“…Buraya geldikten sonra göç edenlerin acısını gördük, ama göç edemeyenlerin de acılarını paylaşmamız gerektiğini anladık…”

 “Sınırlar fizikidir, gönlümüzde sınır yoktur” sözleriyle konuşmasına başlayan Trakyalılar Vakfı Başkanı Gökhan Özgöç, “ Yıllarca bunları vurguladık. 4-5 ay önce Gümülcine’de de benzer bir sergi düzenledik. Biz, sergimizi düzenlerken “Göçün acısında birleşen gönüller” dedik. Ama buraya geldikten sonra göç edenlerin acısını gördük, ama göç edemeyenlerin de acılarını paylaşmamız gerektiğini anladık; onlarla birlikte olmamız, onların dertlerini dinlememiz, elimizden ne geliyorsa yapmamız gerektiğini düşündük. Fotoğraflar, müzikler belki bir sembolü ifade ediyor, ama burada gönlümüzün ne kadar birlikte olduğunu hissettik. Anavatan’dan sizlere selam getirdik.” Diyerek duygu ve düşüncelerini ifade etti.

“…Arabistan’da müslüman olmak kolaydır. Türkiye’de Türk olmak kolaydır ki Trakya’da da türk olmak kolaydır. Öbür tarafta (Batı Trakya) Türk olmak nedir gelin görün….”

Batı Trakya’nın göçe yabancı bir bölge olmadığını, bölge köylerinin Bulgar işgali sırasında, Andartlık sırasında şehre göç ettiklerini söyleyen İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete, “Bizler, Trakyalılarla zaman içinde bağlarımız kopmuş olabilir. Son zamanlarda sizin vakfınız gibi kuruluşlar sayesinde daha da yakınlaşıyoruz. Arabistan’da Müslüman olmak kolaydır. Türkiye’de Türk olmak kolaydır ki Trakya’da da Türk olmak kolaydır. Öbür tarafta (Batı Trakya) Türk olmak nedir gelin görün” diyerek konuşmasına devam etti ve sözlerini iki öneriyle tamamladı: “Köyleri terk edip İskeçe’ye veya başka yerlere yerleşenlerin fotoğraflarını, belgelerini bulup bu konularda çalışmalar yapmalıyız. Köylerimizde hatimler yapılmaktadır. Köy derneklerimizle beraber bu tür etkinlikleri köylerimize de taşıyabiliriz ve böylece daha fazla kesimlere hitap etmiş oluruz.”

“…Türkiye Osmanlı’dan bu yana belki de Selçuklulardan bu yana başka dinlerden ve ülkelerden sığınanların limanı olmuştur...”

Etkinlikte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Türkiye Cumhuriyeti Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, “Elinizdeki bilgileri, belgeleri toparlayıp, akademisyenlerin kullanımına sunmak, sizleri daha da güçlü kılacaktır. Yeni nesillere bilgi aktarabilmek için elimizde belge olması gerekmektedir. Bu tür bir çalışmaya girmek çok faydalı olur.” Diyerek düşüncelerini ifade etti ve konuşmasını şöyle tamamladı: “Göç temalı bir sergi. Türkiye Osmanlı’dan bu yana belki de Selçuklulardan bu yana başka dinlerden ve ülkelerden sığınanların limanı olmuştur. 1400’lü yıllarda Musaviler geliyor.1930’da Hitler’den kaçan Museviler geliyor. 1800 yıllarından sonra topraklar Osmanlı’nın elinden çıktıktan sonra Türkiye yine hepsine kucak açıyor. Bugün de Bursa, İstanbul ve daha başka şehirlerde Balkanlar’dan göç etmiş insanlar var. 1980’in sonunda Bulgaristan’dan, Kosova’dan, Bosna’dan ciddi sayıda insan Türkiye’ye sığınıyor ve Türkiye her zaman bunlara kapılarını açmıştır.”

Trakyalılar Vakfı  Yönetimi Yunanistan’da yaptıkları ziyaretler sonrası  Gümülcine konsolosu  Gümülcine seçilmiş müftüsü Selanik Başkonsolosu Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler derneğinde içinde bulundu yerleri de ziyaretlerde de bulundular.

Açılış konuşmalarının ardından Göçün Acısında Birleşen Gönüller fotoğraf sergisinin açılışı yapıldı ve soydaşlarla birlikte sergi gezildi, hatıra fotoğrafları çektirildi.

Yayınlanma Tarihi : 27-02-2019
Okunma Sayısı : 686
oıo