Çanakkale, şartlar ne kadar eşitsiz olursa olsun işgalcilere geçit vermeyenlerin destanıdır. 

Bu toprakların insanının bağımsızlık için birlik olup kenetlendiğinde, neleri başarabileceğini tüm dünyaya gösteren bir cesaret timsalidir. 

İşte “Çanakkale geçilmez” dedirten o birlik ruhu, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlatılan Kurtuluş Mücadelesinin de en büyük cesaret kaynağı olmuştur. Samsun’da yakılan bağımsızlık meşalesi tüm yurda yayılmış, tüm yokluklara rağmen bu şanlı mücadele zafere ulaştırılmıştır. 

Çanakkale’den aldıkları dersle, şehitlerimizin kanıyla canıyla durduğu işgal gemilerinin, saraydaki tek bir kişinin imzasıyla yeniden boğazlardan geçmemesi için,  halkın iradesinin üstünde bir iradeye bir daha asla izin vermemek için zaferi Cumhuriyet ile taçlandırdılar. Artık halk egemenliğinin üzerinde bir güç tanınmayacaklarını tüm dünyaya ilan ettiler. Dünyanın bütün mazlum halklarına örnek oldular. 

Tüm bu başarıları, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman şehit ve gazilerimize borçluyuz. 

Onların bize emaneti olan bağımsızlık ve Cumhuriyete her koşulda sahip çıkacağız. Halk iradesine, Cumhuriyetimize, bağımsızlığımıza kast edeceklerin karşısına her zaman Çanakkale’deki birlik ruhuyla dikilecek, bu anlayışlara geçit vermeyeceğiz. 

Bu duygu ve düşüncelerle; Çanakkale Zaferi’nin 105. yıl dönümünde, Ulu Önderimiz Atatürk ve kahraman silah arkadaşları ile tüm şehit ve gazilerimize şükranlarımı sunarım