CHP'li Candan Yüceer: Muharrem onurlu bir yaşamı savunmanın ve haksızlığa başkaldırmanın ayıdır!
CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Muharrem ve matem ayının başlangıcı dolayısıyla yazılı basın açıklaması yaptı. CHP’li Yüceer açıklamasında “Kerbelâ’nın zalime karşı çıkıp mazlumdan yana olanlar için kıyamete dek sürecek bir matem olduğunu” ifade etti.
“Muharrem, onurlu bir yaşamı savunmanın ve haksızlığa başkaldırmanın ayıdır”
CHP’li Candan Yüceer’in açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Muharrem ayı, Kerbelâ şehidi mazlum, garip, susuz İmam Hüseyin'in şehit olduğu ay olarak yüreği Ehli Beyt sevgisiyle dolu her Müslüman için bir matemin ayıdır. Bu ayda yüreğinde Allah sevgisi ve inancı olan herkes yastadır. İmam Hüseyin Muharrem ayının 10'uncu gününde Kerbelâ'da ‘Ben zillet altında yaşamaktansa izzetli ölümü, onurlu ölümü tercih ederim’ diyerek onuruyla zulme karşı başkaldırmış ve tarih boyunca özgür insanlığın önderi ve haksızlığa karşı direnişin sembolü olmuştur. Kerbelâ’da yitip giden İmam Hüseyin ve 72 yareni değil, orada zorbalıkla ve haksızlıkla hükmeden Yezid olmuş ve bu nedenle o günden bugüne yüzyıllardır lanetle anılmıştır. Dolayısıyla Kerbelâ, onurlu ve hakça bir yaşamı savunmanın, aynı zamanda yasını tuttuğumuz o güzel insanların mirasına sahip çıkmak anlamına gelmektedir. Ne yazık ki 1400 yıl önce verilen bu ulvi mesaj bugün hâlâ anlaşılamamış ve özellikle İslam coğrafyasında yaşanan savaşlar, katliamlar ve acı olaylarla Kerbelâ’nın acısı her gün yeniden vuku bulmaktadır. Tüm bu acılara rağmen, insanlık tarihi bizlere iktidarını ve otoritesini korumak için her türlü zalimliği ve kötülüğü yapanlara karşı her zaman Hüseyinlerin olacağını göstermiştir. Hüseyin olmak, haksızlığa başkaldırmak ne zaman ne de mekân tanımamaktadır.”
“Bizler zorbalıkla hükmedenlerin karşısında, mazlumların feryadına ortak olmaya devam edeceğiz”
“Muharrem Ayı matem olduğu kadar, barışın, sevginin ve toplumsal birlik ve bütünlüğün de ayıdır. Bu kutsal ayda Allah’ın sevgisini kazanma, dayanışmayı, kardeşliği ve barış duygularını pekiştirme ve mazlumdan ve ezilenden yana olma ayıdır. Bu anlamda 12 gün boyunca matem oruçlarını tutan Alevi yurttaşlarımıza yönelik ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşı çıkmak, Muharrem ayının bizlere bıraktığı mirasa da sahip çıkma anlamı taşımaktadır. Alevilerin sorunlarını seçim meydanlarında istismar edenlere, Alevilerin ibadet yerlerini hor görenlere, kendi dışındaki herkesi ‘ötekileştirenlere’ karşı, toplumsal birliği ve barışı savunmak, hepimizin temel insani görevi olmalıdır. Bizler, birliğimiz ve beraberliğimiz için, yeni Kerbelâların yaşanmaması için bugün de zorbalıkla hükmedenlerin ve Yezidler’in karşısında, Hüseyni bir duruşla mazlumların feryadına ortak olmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle, Muharrem Ayının barış, sevgi ve hoşgörünün hâkim olduğu ve ayrımcılığın olmadığı bir dünyada; birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızın daha da pekişmesine vesile olmasını temenni ediyorum.”
Okunma Sayısı : 660