TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Edirne'nin Uzunköprü ilçesinden 8 Temmuz 2018 tarihinde saat 15.45'te 362 yolcu ve 6 personel ile İstanbul Halkalı’ya gitmek üzere hareket eden 12703 sefer sayılı yolcu treni, saat 17.00 sularında, Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi Muratlı-Balabanlı bölgesinde lokomotif ve ilk vagonunun geçişinden sonra, menfezin altındaki toprak kayması sonucu rayların boşlukta kalması nedeniyle devrilmiştir. Bu kaza sonucunda, 24 yurttaşımız hayatını kaybetmiş ve 124 yurttaşımız yaralanmıştır. Yazılı medya ve internet medyasında tren kazasının birtakım “ihmaller” sonucu gerçekleşmiş olabileceğine yönelik çok sayıda iddia yer almaktadır.

Tekirdağ tren faciasına ilişkin Başbakanlık tarafından yapılan açıklamada kaza nedeni olarak “trenin rayla temasının ortadan kalkması” olarak belirtilirken, Ulaştırma Bakanlığı “Kazanın aşırı yağmur yağışları nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalması nedeni ile meydana geldiği tespit edilmiştir” açıklamasında bulunmuştur. Kazaya ilişkin meslek örgütleri tarafından yapılan açıklamalarda ise kazanın öngörülebilir ve önlenebilir nedenlerden ötürü meydana geldiği belirtilmektedir. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada “Facianın meydana geldiği bu menfez geçişinde mühendislik parametrelerinin dikkate alınmaması ve toprak dolgu yapılması kazaya adeta davetiye çıkarmıştır” ifadeleri yer alırken, İnşaat Mühendisleri Odası tarafından “Suçlu yağmur değildir. Yapı ruhsatlarından mühendis ve mimarların imzalarının kaldırılmış olmasının acı sonuçlarını, ileride fazlasıyla yaşayacağımızın altını bu kazayla birlikte bir kez daha çizmek isteriz” açıklamasında bulunmuştur.

Çorlu’da yaşanan tren faciasına ilişkin uzmanlar tarafından yapılan açıklamalarda, kazanın yapı ruhsatlarından mühendis ve mimarların imzalarının kaldırılmış olması, demiryolu hatlarının bakım, denetim ve kontrol iş ve işlemlerinde devlet sorumluluğunun özel şirketlere devredilmiş olması, özelleştirme politikaları nedeniyle TCDD bünyesinde çalışan personel sayısının ciddi oranda azaltılması, “yol bekçilerinin” görevlerine son verilmesi, travers ve dolgu malzemelerinin kalitesi ve denetimine ilişkin sorunların olması gibi konulardan da söz edilmektedir. Genel sorunlarından yanında tren kazasının gerçekleştiği demiryolu hattına ilişkin daha önce yenilenme amacıyla ihale süreçlerinin başlatıldığı, ancak ‘ödenek yetersizliği’ nedeniyle bakım ve yenileme projesinin iptal edildiği de yine kamuoyunda tartışılmaktadır.

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tren faciasına ilişkin soruşturma başlatılmış olsa da, Meclis tarafından kurulacak bir komisyonla bu konunun detaylıca araştırılması kamuoyunun bilgilenmesi ve kamu yararı açısından daha büyük önem arz etmektedir. Çorlu’da gerçekleşen tren kazası, gerek hemen ardından yayın yasağının getirilmesi, gerek yetkililerin kazanın nedenine ilişkin açıklamaları, gerekse yetkililerin kamuoyunu tatmin edecek aydınlatıcı bir açıklama yapmamış olması, Türkiye tarihinin en büyük tren kazalarından biri olan bu faciada birtakım ihmallerin olduğuna yönelik kuşkuları artırmaktadır. Tekirdağ Çorlu’da gerçekleşen ve 24 yurttaşımızın hayatını kaybettiği tren faciasının nedenlerinin tespit edilmesi, kazanın gerçekleşmesinde varsa ihmallerin ve sorumluların ortaya çıkarılması ve bu ve benzeri kazaların bir kez daha yaşanmaması için alınacak önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci maddesi ve TBMM içtüzüğünün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince bir araştırma komisyonu kurularak konunun tüm boyutları ile araştırılmasını saygılarımla arz ederim.

 

Dr. Candan YÜCEER

Tekirdağ Milletvekili